Siyaset: Duplomb yasasına karşı dilekçe 500.000 imza topladı

Duplomb yasasının ve çok tartışılan bir pestisitin tekrar uygulamaya konulmasını öngören düzenlemenin yürürlükten kaldırılmasını talep eden bir dilekçe, Cumartesi günü Ulusal Meclis internet sitesinde 500.000 imza topladı; bu eşi benzeri görülmemiş bir sayıydı ve yasanın esasları hakkında bir tartışmanın yolunu açtı ancak yeniden incelenmesine izin vermedi.

“Bilimsel, etik, çevresel ve sağlıksal sapma”

Cumhuriyetçi Senatör Laurent Duplomb'un metni kabul etmesinden iki gün sonra, 10 Temmuz'da bir öğrenci tarafından başlatılan dilekçe , Cumartesi günü saat 16:00 itibarıyla 500.000 imzaya ulaştı. Bu eşiğe ulaşıldığında ve imzalar en az 30 denizaşırı eyalet veya topluluktan gelirse, Ulusal Meclis Başkanları Konferansı kamuya açık bir oturumda tartışma düzenlemeye karar verebilir. Ancak yalnızca dilekçe tartışılacak; yasanın özü yeniden incelenmeyecek, hatta yürürlükten kaldırılması söz konusu bile olmayacak.

23 yaşındaki yüksek lisans öğrencisi Eléonore Pattery'nin dilekçesi, aktör Pierre Niney ve çok sayıda sol görüşlü milletvekili gibi isimler tarafından sosyal medyada paylaşılarak benzeri görülmemiş bir coşku yarattı.

"Duplomb Yasası bilimsel, etik, çevresel ve sağlık açısından bir sapkınlıktır. Halk sağlığına, biyolojik çeşitliliğe, iklim politikalarının tutarlılığına, gıda güvenliğine ve sağduyuya doğrudan bir saldırıdır," diye yazıyor kendini "geleceğin çevre sağlığı uzmanı" olarak tanımlayan öğrenci.

Anayasa Konseyi ele geçirdi

Metnin "derhal yürürlükten kaldırılmasını", "kabul edildiği koşulların demokratik yollarla gözden geçirilmesini" ve "sağlık, tarım, ekoloji ve hukuk alanlarındaki paydaşlarla vatandaş istişaresinin yapılmasını" talep ediyor.

Parlamento tarafından 8 Temmuz'da kabul edilen Duplomb yasası, özellikle Fransa'da yasaklanmış ancak Avrupa'da ruhsatlı olan neonikotinoid ailesinden bir pestisit olan asetamipridin istisnai olarak ve koşullar altında yeniden piyasaya sürülmesini öngörüyor.

Sol görüşlü milletvekilleri, metnin çevre koruma ve sağlık hakkıyla bağdaşmadığını belirterek konuyu 11 Temmuz'da Anayasa Konseyi'ne taşıdı.