Video. Dünya Nesli Tehlike Altında Türler Günü: Biyolojik Çeşitliliğe Bağlılığın Hikayesi

Bu günün kökeni çok yakın zamana dayanmaktadır. 2006 yılında doğa korumacı David Robinson ve Amerikalı bir örgüt olan Tehlike Altındaki Türler Koalisyonu tarafından oluşturuldu. Daha önce yaban hayatı hakkında yazılar yazmış ve çeşitli koruma örgütlerinin yönetim kurullarında görev almış biri olarak, bu alana yabancı değil. Bu gün, Amerika Birleşik Devletleri Senatosu tarafından kuruluş yılı olarak kabul edilmiş ve kuruluşunda çeşitli kuruluşlar önemli rol oynamıştır. Tehlike Altındaki Türler Koalisyonu'nun yanı sıra, Ulusal Yaban Hayatı Federasyonu da ABD Kongresi tarafından tanınmasında öncü bir rol üstleniyor.

Bu gün, kökeni ABD'de Tehlike Altındaki Türler Yasası'na (ESA) dayanan çok daha uzun bir koruma mirasının parçasıdır. Başkan Richard Nixon tarafından 1973 yılında imzalanan bu federal yasa, doğanın korunması açısından dünyada en önemli yasa olarak kabul ediliyor. Bu kanunun amaçları açıktır: "Tehdit altında" veya "nesli tükenme tehlikesi altında" olduğu değerlendirilen hayvan ve bitki türlerini ve bunların bağlı olduğu ekosistemleri tespit etmek, korumak ve yeniden kazanılmalarına yardımcı olmak.

ESA'nın etkinliği, ABD'nin ulusal amblemi olan Kel Kartal'ın dramatik kurtarılmasıyla sıklıkla örneklendirilir. Bir zamanlar pestisit DDT, avcılık ve yaşam alanlarının tahribi nedeniyle nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya kalan tür, ESA'nın koruması ve DDT'nin yasaklanması sayesinde yeniden toparlanabildi. 2007 yılında nesli tehlike altında olan türler listesinden çıkarıldı. Bu başarı tek başına bir başarı değil: ESA'nın listede yer alan türlerin %99'unun yok olmasını önlediği tahmin ediliyor.

Dünya Nesli Tehlike Altında Olan Türlerin Korunması Günü gerçek anlamda küresel ve katılımcı bir etkinliğe dönüştü. Dünyanın dört bir yanında hayvanat bahçeleri, akvaryumlar, botanik bahçeleri, milli parklar, müzeler, kütüphaneler, okullar ve dernekler özel etkinlikler düzenliyor: konferanslar, atölyeler, sergiler, film gösterimleri, doğa gezileri... Vurgu, en küçükler de dahil olmak üzere tüm izleyicilerin eğitimi ve farkındalığı üzerinedir; bu, çoğunlukla sanatsal yarışmalar veya özel eğitim kaynakları aracılığıyla yapılır.

Bu türlerin korunması, soluduğumuz havanın, içtiğimiz suyun ve yediğimiz gıdanın kaynağı olan ekosistemlerin dengesinin sağlanması açısından hayati önem taşımaktadır. Biyoçeşitlilik bizim ortak hayat sigortamızdır. Dünya Nesli Tehlike Altında Türlerin Korunması Günü, bize bu karşılıklı bağımlılığı ve harekete geçmenin aciliyetini hatırlatıyor.