Balıkçılar 19 yıldır adalet peşinde

Adana’nın Yumurtalık ilçesinde geçimini balıkçılıkla sağlayan yurttaşların 2006 yılında bölgede yürütülen sanayi faaliyetlerinin deniz ekosistemine zarar verdiği ve av sahalarının daraltıldığı gerekçesiyle başlattığı hukuki mücadelesi sürüyor.
Adana Yumurtalık Asliye Hukuk Mahkemesi'nde bugün görülen davadan bir kez daha karar çıkmadığını söyleyen Avukat İsmail Hakkı Atal, Yumurtalık Körfezi’nin hem doğal yaşam hem de yerel ekonomi açısından son derece hassas bir bölge olduğuna dikkat çekerek "Mücadelemiz sürecek" dedi.
Yumurtalık Asliye Hukuk Mahkemesi’ne bugün görülen davanın ardından konuşan balıkçıların gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal, “Bu dava, sadece ekonomik haklar değil, aynı zamanda anayasal bir hak olan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı açısından da önem taşıyor” diye konuştu.
28 KEZ ERTELENDİBTC konsorsiyumunun Azerbaycan petrollerini Türkiye topraklarından geçirerek Yumurtalık Botaş limanına ulaştırmak üzere 2006 yılından itibaren işlemeye başladığını söyleyen Atal "2006’da Yumurtalık Asliye Hukuk Mahkemesi'nde tazminat davası açtık. 28 defa ertelenen keşiften sonra 2013 yılında BTC limanı üzerinde yeniden keşif yapıldı " dedi.
Akademisyen bilirkişi heyetinin petrol şirketlerinden oluşan BTC konsorsiyumunun hem deniz ekosistemini bozduğu ve hem de denizde kirlilik yaratarak balık neslini tükettiğini belirlediğini anımsatan Atal, şöyle devam etti:
"Tam davayı kazanmak üzereyken, hakimin duruşmadan 20 gün önce tayini çıkarıldı ve yerine jet hızıyla gelip duruşmaya çıkan yeni hakim 2013'te davamızı reddetti. Temyiz talebimiz üzerine 9.06.2015 tarihinde Yargıtay red kararını bozdu. Davayı açtığımızda 80 olan balıkçıların 20’si kanserden veya kalp krizinden öldü. BTC’nin ve Alman Sugözü termik santralinin yarattığı kirlilik nedeniyle Yumurtalık’ta 2009-2014 arasında kanser vakalarının 12 kat arttığını da Çin’li EMBA termik santraline karşı açtığımız davada ispat etmiştik. Türkiye halk sağlığının ve ekosistemlerin bozulması, üretim ve gelir kaybı nedeniyle çöküyor. 19 yıldır devam eden davada 20 balıkçıyı yavaş yavaş zehirleyerek öldüren Türkiye ve insanlık düşmanı emperyalist kapitalist sistem yıkılmak zorundadır. Mücadelemiz devam edecek. Bu dava, sadece ekonomik haklar değil, aynı zamanda anayasal bir hak olan sağlıklı bir çevrede yaşama hakkı açısından da önem taşıyor.”
BirGün